28 Ocak 2018 Pazar

ASALET… TERBİYE…TAKVİM…

ASALET… TERBİYE…TAKVİM…
Terbiye, asaleti geliştirir…
 “Müsademe-i efkardan Barika-i hakikat doğar” Mirim, bu cümle ne demek istiyor? Ne olur: “Git sözlüğe bak!” deyip de savuşturma; üzme beni.
-Kahya Efendi bu bir deyim: “Fikirlerin çarpışmasından  hakikat şimşeği çakar” demek. Rahmetli İlyas Abimiz sık kullanırdı bu sözü. Yıl 1976. Olur Lisesi Memuru. Çok şen şakrak çalışan bir karakterdi. Asaleten mizah yüklü idi.  Bir dostu, rahmetliye bayram tebriği göndermiş .Tabi o zamanlar mektup tebrik kartı modanın ötesinde hayatın bir gerçeği idi. Gönderdiği tebrik kartı; ayı resmi… O da cevaplamış: “Azizim, seni ne kadar özlemiştim bir bilsen; masama koydum resmini gördükçe seni anıyorum.”
Kahya Efendi “bu sözün” ötesinde bazen de; laf lafı açar, sözün mayası sözdür, derler…
-Mirim, o dediğin; gönül bağı olanlarda olur. Sevgiden saygıdan doğar. Sevgi saygı olmayan ahbaplıklarda; sen höt, ben höt somurtur durur herkes. Ne demiş merhum koca usta: Gönül dağı yağmur yağmur boran olunca Akar can üstüne sel gizli gizli/… Kalpten kalbe bir yol vardır görülmez Gönülden gönüle gider yar oy yar oy yar oy yar.Yol gizli gizli.
-Aynen öyle… Kadim dostum Elhan Bey’in ziyareti de söz sözün mayası cinsinden. Konu terbiye ve asalete gelince ortaya şu çıktı: Terbiye, asaleti geliştirir…
Terbiye; rabbe kelimesinden türetilir, anlamı da: “Bakmak, idare etmek, Korumak, düzene sokmak vs… K.Kerim’in ikinci ayeti/cümlesi. “Hamd alemlerin rabbine Allah’a özgüdür, O’na hastır.” “Elhamdü lillahi rabbil alemin.”
C. Hakk bu ayetinde “ilim sıfatını” kullanır. “ÂLEM” bilinen şeyler demektir. C. Hakk, bu mevcudatı varlıkları hem yarattığını ayrıca da terbiye ettiğini düzene soktuğunu ifade eder.  Bunun en güzel örneği de insanın yaratılmasıdır. “Biz insanı ahseni takvim üzere yarattık.” Tin Suresi, Ayet 4.
Bizim bu ayette atladığımız “TAKVİM.”  Takvim: Bir şeyi bırakıp bir şeyi onun yerine koymak anlamına gelir. İkame etmek yani. Ahseni takvimde de uzun bir yolculuk eğitim süreci kast edilir.  Yani C. Hakk  miktarı zerresince herkese her şeye bir asalet biçmiştir. Ancak bize de şunu demiştir: “ Asaletin bu ama terbiye ile sen, melekliğe doğru yol kat edebilirsin. Melek huylu melek yüzlü bir kişi olursun.Bu yolda yürümekten yorulma bıkma.  Yeni kademelere yüksel eldeki ile yetinme…Şayet bu yolda yürümezsen asaletin körelir dumura uğrar zayıf naif kalırsın. Hödük bir şey olursun… Hatta nefsine uyarsan da “ESFELİ SAFİLİN” denilen çukura düşersin…
-Tamam Mirim anladım; TERBİYE ASALETİ GELİŞTİRİYOR. Demek ki; terbiyeden mahrum asalet, kendi kuruntundan başka bir şey değil…
-Evet aynen öyle…  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder