DOĞRULAR… YANLIŞLAR…
Bir gerçeğin, doğruluğu yanlışlığı; baktığın yere ve zamana
göre değişir. Doğru yaptığını zannedersin ama yanlış netice verebilir. Tarihi,
şöyle bir yoklarsak yüzlerce örnek buluruz. Buluruz da elinizden yapacak bir
şey gelmez. Keşke; der, başlarız söze… Şöyle olsaydı da böyle olsaydı
falan… İşte bunlara bir iki örnek
verelim.
-Mirim aman bakalım yine kimsenin kuyruğuna basma. Bazen yitik virane cennette oturmaları
yanında insanları tatlı hülyalarından uyandırmak onları rahatsız ediyor.
-Telaşe yok.
Kanuni zamanında “1530-1570’li yıllar”; Avrupa’da Martin
Luther’in, parladığı zamanlara denk gelir. Roma Katolik Dünyasına başkaldırı
olan Protestanlığı kuran kişi. Kanuni ekibi de onlara maddi-manevi destek
sağlamış; Katoliklerin aleyhine… Adamlar, yeni kavram oluşturuyorlar; dinlerini,
din adamlarını, öz eleştiriye tabi tutuyorlar ve yeni bir düzen kuruyorlar, sen
onları destekliyorsun…
Birisi bu…
2. Abdülhamit
diplomasi ve zekice atraksiyonlarla 30 küsur sene bu işi itibarlıca
götürdü… Devlet aslında taaa 1774 lerde
SOS vermeye başlamıştı. Padişah III. Mustafa’nın dörtlüğü gayet sarih ve
vecizdir.
Yıkıluptur bu cihân sanma ki bizde düzele
Devleti, çarh-ı deni verdi kamu mübtezele
Şimdi ebvab-ı saadette gezen hep hazele
İşimiz kaldı heman merhamet-i lemyezele
Devleti, çarh-ı deni verdi kamu mübtezele
Şimdi ebvab-ı saadette gezen hep hazele
İşimiz kaldı heman merhamet-i lemyezele
-Mirim
tarihlere bak 1776 ABD’nin kuramlı devlete geçiş dönemi… Hemen beş on sene
sonra da Fransa İhtilali… 1789… Osmanlı 1914’e kadar yine de iyi idare etmiş.
Abdülhamit’te ne gördün; doğru olup da yanlış netice veren?..
-Yahudiler,
devlet kurmak için GİRİT adasını hem de
yüklü bir bedel karşılığı isterler. Bizim övüne övüne iftihar ettiğimiz bir
cevabı vardır Abdülhamit’in: “Girit bize 100 bin şehide mal oldu. Yüz bin şehit
kanı getirin Girit’i götürün.” Yani
savaşmadan alamazsınız…
-Mirim
bunda ne var?..
-Evet
doğrusunu yapmıştır ama 40/50 yıllık projeyi bırakın beş sene içerisinde
Osmanlı darmadağın oldu. Eğer daha uzak vadeli proje mantığımız olsaydı şunu görebilecektik. Girit, bedel
karşılığı verilmeliydi… Orada bir İsrail devleti kurulsaydı bugün Orta Doğu-Filistin
problemi yaşamayacaktık… Girit adasında dünyaya dalaşamayan izole bir İsrail
Devleti kimseyi bu denli rahatsız etmezdi…
Bugün ABD’nin
ve kısmen Avrupa’nın uzun vadeli projeleri uygulama sürecinde ortaya çıkacak sorunları
görmek üzere kurgulandığı için daha doğru neticelere gitmekte…
-Aman Mirim
Allah aşkına ABD’nin Arap Baharı projesi ile Orta Doğu’da ne zaman demokrasi ve
özgürlük temin etti ki…
-Kahya
Efendi o işin adı ve kılıfı idi. Hala anlamadın mı? ABD, Orta Doğu’ya Avrupa’nın
enerjisini petrolünü kontrol için geldi. Hedefine de ulaştı… Demokrasi özgürlük
kimin umurunda…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder