ALLAH’I KANDIRMAYA ÇALIŞMAK 8…
C.Hakk, tüm varlıkları “kendisine kulluk
kodu” ile yaratmıştır. İradesi olmayan varlıklar, yaratılış amaçları
doğrultusunda hayatlarını sürdürürler; o hayat tarzı, onların kulluk biçimidir.
İnsanoğlunun kulluk biçimi ise; üst beyin
sahibi olduklarından iradelidir ve önlerinde bir dizi davranış kartelası vardır
. İnsanoğlu onlardan yapılması gerekenleri seçer uygular yapılmaması
gerekenlerden de uzak durur ki; biz buna hududullah Allah’ın sınırları diyoruz.
Sınırların bir özelliği vardır; dışarıdan
yad yabancının içeri girmesine mani olmak; içeriden de gerekenlerin dışarıya
gitmesine engel olmak.
-İyi Mirim de Allah’ın koyduğu ve
yasakladığı kuralları saymaya kalksak sayfalar yetmez. Şu kısacık yazıda bunu
nasıl başarmayı düşünüyorsun?
-Kahya Efendi bizlerden önceki ecdat bu
işi çözmüş. Bize düşen onu incelemek, irdelemek… K.Kerim ayetleri incelenmiş şu
beş temel prensibe oturduğu tespit edilmiş.
Semavi dinlerin ortak özelliği beş temel
esası: 1-Dini ve din anlayışını korur… 2- Malı korur. 3-Canı nefsi korur. 4-
Nesli Korur. 5- Aklı korur…
Bu beş temel esası zarara sokacak olan
düşünce ve eylemleri- ister doğrudan olsun ister dolaylı olsun- yasaklar… Bununla birlikte; bu esaslara katkı
sağlayacak onları ikame ve idame edecek sürdürülebilirliğini sağlayacak olanları
da emreder.
Bu sorumluluk yumağı; fert kişi olarak,
aile karı koca olarak ya da toplum olarak, insanlık alemi olarak bir vecibe
zorunluluktur.
Fert ve toplum olarak ne yaparsak yapalım “neslin
korunması” insanlık halkasının dna zincirinin sağlıklı sürmesi ancak kuram ve
kurallarına uygun bir evlilikle sağlanmak durumundadır. Dünyadaki tüm kadınların
Hz. Meryem vari evlat sahibi olma şansları yoktur. Erkeklerin de bu nesli doğru halka ile
sürdürmeleri Allah’ın koyduğu sınırlar çerçevesinde olmak zorundadır. İşte onun
için kuralları belirlenmiş birlikteliklerin adına NİKAH diyoruz. Allah
tarafından razı olunan birlikteliklerin adına NİKAH diyoruz.
C. Hakk, bizlere bu imkan ve fırsatları;
birbirimizle didişmek, itiş kakış vermemiştir. Bu imkanlar; mal, akıl, güzellik,
sağlık olabilir… Birbirimizle dayanışma sağlamamız adına vermiştir. Hedef de
bellidir “Allah’ın sınırlarını korumak ne eksiklik ne de fazlalık yaratmak.”
Allah’ın çizdiği çerçevelerde içeriği
değiştirmek yeni versiyonlar eklemek ki bu ancak beşeri tercihlerle olacaktır-
insanlık adına “bu senin için daha iyidir,” deyip bir şeyleri dayatmak, Allah’ı
aldatmaya çalışmaktan başka bir şey olamaz.
-Mirim; dayatmak sadece kanunlarla
zorlamakla değildir; kişinin kendi kendisini aldatması da var. Hiçbir akıl/yasa;
madde bağımlılığını savunmaz, kumarı, cinayeti, intiharı savunmaz
ama insanlık alemi bunarın ağından kurtulmaz,halbuki kanunlar bunları
yasaklamıştır.
-Kahya Efendi haklısın… Ancak beşeri dediğimiz
model sistemler var: Kapitalizm, Sosyalizm, Ortak mülkiyetçilik, Liberalizm
gibi iktisadi anlayışlar; Demokrasi, Cumhuriyet, Mutlakiyet, Monarşi gibi
siyasi anlayışlar… Bu sistemlerin tamamı bu beş maddeyi ya abartır ya da
görmezden gelirler. Örnek verirsek: Kapitalizm, malı korumayı, mülkiyeti
abartırken insanları KARUN modeline oturtur. Bu da benim, şu da benim hepsi
hepsi benim… Bunun karşıtı, ortak mülkiyetçilik insanların temel ihtiyaçlarını
karşılarken onları sadece biyolojik varlık olarak görür; DİN ve NESLİN
korunmasını görmezden gelebilir. Liberalist anlayış sorumsuzluğu abartırken;
militarist totaliter anlayış bu beş temel esası koruma adına akla taparak
insanlığı kurban etmekten geri durmayabilir.
Yarın Allah izin verirse Nisa: 34 “Kadını
dövün” ayeti. Hoşça kalınız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder