PARA BORCUNUZDUR… ABD’NİN AGRESİFLİĞİ…
Artık şunu idrak etmeliyiz demeyeyim; şunu anladım ki,
K.Kerim’e inanmak, onu okumak amenna da onu tefsir edebilmek, dünyayı anlamak
için beşleri ilimler dediğimiz fen ve sosyal bilimleri de ayrıca okumak
gerekiyor.
Dünyalığınızı kazanıp zekat sadaka ve mali ibadetler için
iktisat okumalıyız. Günümüz teoloji alimleri zekat sadaka konusuna gelince
Allah-u alem ekseriyeti bir şeyler geveliyor; onların açıklamalarına bakarak
dinini yaşamaya kalkanlardan, tatminkar bilgiye ulaşanlar varsa beri gelsin.
Sağlığını koruyacak kadar tıp bilgisi, yediğin içtiğine
dikkat edecek kadar gıda bilgisi, insanları tanıyacak kadar sosyoloji, kendini
tanıyacak kadar da psikoloji bilgisi, ruhunu dinlendirecek kadar musiki,
coğrafya, astronomi her ne gerekiyorsa okuyup hayatımıza yön vermemiz şart gibi
görünüyor…
İşte bu ve benzeri sebeplerle beşeri bilimlere bir göz
atmamız gerekmekte… Tabi illaki derinlik vukufiyeti olamaya da bilir; salt
akılın anlayacağı kadar dahi olsa işinizi görecektir.
-Mirim tamam da “yarım hoca dinden yarım doktor candan eder”
derler; sen burada yarım bilgiye razı oluyorsun.
-Kahya Efendi o yarım bilgi dahi insanı destekler ve o
bilgin uzmanların görüşlerine ön bilgi oluşturur. Bu bile faydadır.
-Mirim yalnız şunu unutma; akli bilgiler, uygulama karar
bilgileri, fen bilimleri gibi her zaman doğru- sabit netice vermeye bilir.
Mesela; Çin devleti nüfus yoğunluğunu kontrol için her aileye tek çocuk şartı
koydu. 20 sene sonra baktılar ki; o neslin 2. Derece akrabaları yok. Yani amca
dayı teyze olmadılar, tabi kuzenleri de
olmadı o nesil çocuklarının. Yirmi sene sonra aydılar da bu uygulamadan
vazgeçtiler.
-Evet Kahya Efendi bir örnek de benden. Eskiden devletler ellerindeki altın rezervi karşılığı
kadar kağıt nakit para basarlardı. Legal
işler için bu tamam… Ama bazı batılı aktör devletler illegal/kirli kanunsuz
hukuksuz işlerine para
yetiştiremedikleri için bu kuralı görmezden geldiler ve altın rezervlerinden
fazla para basarak bu illegal grupları finans ettiler. Bu illegal para kendi iç
emisyonlarında her zaman hesap dışı göründüğü için sorgu suale de girmedi
parlamenterince.
Oooooh bu olay yönetimlerin işine geldi. Kendi kirli
emellerine sonsuz sınırsız hesapsız finans. Bu olay dünya cari parası dolar’da
gerçekleşti. Yani bu işin kahramanı ABD oldu…
Amma geldik örneğe. Akli yargılar, doğru yaptığını
zannedersin yanlış netice verebilir. Aynen Çin örneği gibi. Bu karşılığı
olmayan para ABD’nin bundan geruuuu
başına bela olmaya başladı.
Para, anlaşıldı ki bir devletin borcu haline geldi… Şimdi
ABD’nin emisyon kontrolünü kaybettiği dolar, diğer dünya devletlerinin elinde o
kadar arttı ki; para çok, mal az dengesizliğine kapı araladı. Şu kıt aklım ve
iktisat bilgimle anlıyorum ki; para çok mal az olduğunda kriz doğar, mal çok
para az olduğunda da sıkıntı vardır. Paranızla eldeki mal ve hizmetiniz
birbirine denk geliyorsa o ekonomiler dengeli, halkı da huzurlu olur.
-Mirim ABD’nin agresifliği bundan kaynaklanıyor demek
ki… Eeeee ne yaparsın kendi yanlışları
vuruyor devletleri; anlaşıldı… Belki kıta ABD’sinde zorlanmaz ama uluslararası
arena da borçlu görünüyor… Elinde doların varsa ABD’den alacaklısın demektir.
Para borcunuz/namusunuz haline geliveriyor…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder