MİRAS HUKUKUNUN SATIR ARALARI…
İslam ve din deyince hemen bir çırpıda akla; Allah’la
birebir kulu arasındaki hükümler gelir.Namaz, oruç gibi içki gibi. Oysa İslam’ın/teslimiyetin
zor tarafı: Muamelattır. Düşünsene
nefsine hoş gelen şeyleri başkaları ile paylaşacaksın. Malından zekat sadaka vereceksin.
Mirasta, malı paylaşacaksın. “Ölüm hak miras helal” deyip tereke olan şeyi
kemali afiyetle yiyeceksin zira C. Hakk helal kılmış.
Bu konu dünle bağıntılı olduğu için isterseniz önce miras ayetlerini
okuyalım. Sonra konuşalım.
7. Ana, baba ve
akrabaların (miras olarak) bıraktıklarından erkeklere bir pay vardır. Ana, baba
ve akrabaların bıraktıklarından kadınlara da bir pay vardır. Allah, bırakılanın
azından da çoğundan da bunları farz kılınmış birer hisse olarak belirlemiştir.
8. Miras taksiminde
(kendilerine pay düşmeyen) akrabalar, yetimler ve fakirler hazır bulunurlarsa,
onlara da maldan bir şeyler verin ve onlara (gönüllerini alacak) güzel sözler
söyleyin.
9. Kendileri, geriye
zayıf çocuklar bıraktıkları takdirde, onlar hakkında endişeye kapılanlar, (yetimler
hakkında da) ürperip korksunlar. Allah’a karşı gelmekten sakınsınlar ve doğru
söz söylesinler.
10. Yetimlerin
mallarını haksız yere yiyenler, ancak ve ancak karınlarını doldurasıya ateş
yemiş olurlar ve zaten onlar çılgın bir ateşe (cehenneme) gireceklerdir.
11. Allah, size,
çocuklarınız(ın alacağı miras) hakkında, erkeğe iki dişinin payı kadarını
emreder. (Çocuklar sadece) ikiden fazla kız iseler, (ölenin geriye)
bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Eğer kız bir ise (mirasın) yarısı onundur.
Ölenin çocuğu varsa, geriye bıraktığı maldan, ana babasından her birinin altıda
bir hissesi vardır. Eğer çocuğu yok da (yalnız) ana babası ona varis oluyorsa,
anasına üçte bir düşer. Eğer kardeşleri varsa, anasının hissesi altıda birdir.
(Bu paylaştırma, ölenin) yapacağı vasiyetten ya da borcundan sonradır.
Babalarınız ve oğullarınızdan, hangisinin size daha faydalı olduğunu
bilemezsiniz. Bunlar, Allah tarafından farz kılınmıştır. Şüphesiz Allah,
hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
12. Eğer çocukları
yoksa, karılarınızın geriye bıraktıklarının yarısı sizindir. Eğer çocukları
varsa, bıraktıklarının dörtte biri sizindir. (Bu paylaştırma, ölen
karılarınızın) yaptıkları vasiyetlerin yerine getirilmesi, yahut borçlarının
ödenmesinden sonradır. Eğer sizin çocuğunuz yoksa, bıraktığınızın dörtte biri
onlarındır. Eğer çocuğunuz varsa, bıraktığınızın sekizde biri onlarındır. (Yine
bu paylaştırma) yaptığınız vasiyetin yerine getirilmesinden, yahut borçlarınızın
ödenmesinden sonradır. Eğer kendisine varis olunan bir erkek veya bir kadının
evladı ve babası olmaz ve bir erkek veya bir kız kardeşi bulunursa, onlardan
her birine altıda bir düşer.
13. İşte bu
(hükümler) Allah’ın koyduğu sınırlarıdır. Kim Allah’a ve Peygamberine itaat
ederse, Allah onu, içinden ırmaklar akan, içinde ebedî kalacakları cennetlere
sokar. İşte bu büyük başarıdır.
14. Kim de Allah’a ve
Peygamberine isyan eder ve O’nun koyduğu sınırları aşarsa, Allah onu ebedî
kalacağı cehennem ateşine sokar. Onun için alçaltıcı bir azap vardır…
Bir de 176. Ayet var ki çocuksuz kişinin mirasını tanımlar… Gerek
duyan bu ayete bakabilir.
Sorun olacak gibi görülen konular bu ayetlerde.
Şimdi; apartmanlarda toplu yaşantıyı düzenleyen bir “kat
mülkiyeti kanunu” var. Bu kanunun özü şuna dayanır: Akçeli ve iradeli işlerde, kat malikleri ittifakla neye karar
vermişlerse kanun yanında makbuldür… Hatta
hata yapmış zimmete para geçirmiş yöneticiyi bile kat malikleri ittifakla ibra
ederlerse adli yönden bir şey gerekmiyor sanırım. Burada bir rıza
merkezli kabulden dem vurur yasa. Şayet arada ittifak yok da -ki
herkesin hakkıdır- az bir sayı ile bile olsa ihtilaf varsa o zaman yasa diyor
ki; benim koyduğum ölçülerle işinizi çözün. Daha da çözemezseniz bana gelin,
diyor.Mahkemede etraflıca anlayalım dinleyelim, diyor.
İslam’ın miras hukukuna getirdiği oranlar da aynı prensibe
dayanır: Rıza göstermek, razı olmak. C. Hakk, malların/terekenin paylaşımında aranızda anlaşın, anlaşamıyorsanız benim
koyduğum hadlere uyun diyor.
Peki İslam mala neden bu kadar önem veriyor?: Semavi
dinlerin özelliği, koruduğu beş şeyden biri mal… Zira her türlü mali ibadet;
zekat, sadaka, maişet, hac, cihat onunla icra ediliyor da ondan. İkincisi de :
Mülkiyeti özde kabul etmesi. Malın maliki olacaksın ve hür olacaksın ki ibadet
ve kabahatleri yapıp yapmamakta seni sorumlu tutayım diyor.
Bugün itiraz edilen nokta erkeğe iki kıza bir hisse verilmesi.
C. Hakk bunu da 9. Ayette kapısını aralamış. Ölenin yetim
kalan, aciz çocuğu –yani küçük oğlu/kızı- varsa diğer erkek kesimi onun hakkını
da içine siner haline getirsin… Mesela üç beş çocuktan bazıları okul çağındadır
hatta daha küçüktür. Diğerleri daha yaşlıca varlıklı da olabilirler…Ayette illa
bu ölçülerle sabitledim demiyor. Zaten fariza kelimesi ile geçmektedir; Fariza: Kuvvetlice öneridir.
Hatta 8. Ayette kendisine hisse pay düşmeyen 2.3. derece
akrabalara bile bir şeyler verilmesini emrediyor. Maalesef biz bu 8. Ve 9. Ayeti görmezden
gelip işimize geldiği gibi miras ayetlerinde diretiyoruz.
-Mirim o zaman mesele herkesi rıza noktasında buluşturmak…
Oysa bir lafımız var söbü kelimesi… Bazıları için “dünya söbü olsa karnına
sokardı” bu mantıkta olan insanlarla miras paylaşmak kolay olmasa gerektir.
-Haklısın… Bırak miras paylaşmayı, oturup yemek yiyemezsin
Allah öyle insanlarla bir şeyi paylaşmak nasip etmesin…
-Mirim yalnız ben şunu gördüm: Mirasta aldatmaya çalışan
direten insanlara o mal fayda getirmiyor; ben onu bilirim gerisi boş...
-Kahya Efendi Cemil Meriç ne güzel ifade etmiş: “Mallar/eşyalar
kullanılmak, insanlar sevilip saygı duyulmak için vardır. Şayet sen malı sever
insanı kullanırsan o toplumda refah huzur saadet arama…
-Mirim semavi dinler başka neleri koruyor?
-İslam beş şeyi korur. Mal-Akıl-Nefis-Nesil-Din. Bu beş şeyi
tehlikeye sokacak hiçbir şeyi kabul etmez.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder