16 Nisan 2018 Pazartesi

ŞUURALTINA OYNAMAK…


ŞUURALTINA OYNAMAK…
Batı bunu hep yapar; hem de her fırsatta defalarca… Diğer dünya insanlarının şuuraltına oynamayı…
1960’lı yılların meşhur filmi: SPARTAKÜS. Trakya kökenli bir kölenin gladyatör olarak Romalılara başkaldırması…  Büyük insan kitlelerini uyarıp Roma’nın başını ağrıtması; canla başla, kanla mücadelesini sürdürmesi… Netice malum; diplomasi her zayıfı satın aldığı gibi Roma senatörleri de zayıfları satın alıp SPARTAKÜS’ü yaya bırakırlar… Sonunda da SPARTAKÜS kaybeder ve idam edilir…
1200’lü yıllarda buna benzer bir olay gelişir. İngilizlerin hakimiyetini hazmedemeyen İskoçlar  W.Wallace’ın şahsında İngilizlere başkaldırırlar…  Yenmedikleri ordu yakıp yıkmadıkları kale kalmaz; önlerine gelen her yeri tarumar ederler.
Netice malum:  Merkezi yönetim devreye girer vaatler paralar satın almalar. “Cesuryürek” Wallace diplomasi ile şehre davet edilir -uzlaşı adına- ve sonunda idamı boylar…
-İyi Mirim de bunların hakikatleri gerçek. Konuları doğru filmler.1960 ve 1995’in en hit filmleri idi.
-Kahya Efendi konuları doğru olabilir. Günümüzde bu doğru konulu filmlere yeni kurgular sıkıştırıp gelişmekte olan dünyanın şuuraltına oynayıp mücadele azimlerini kırmanın yollarını arıyorlar…
Anlayın ki; bize başkaldıranlar mücadeleyi kazanır gibi görünseler de kaybetmeye mahkumdurlar, demeye getiriyorlar…
Aslı varsa  yıllarca her türlü illegal terörist grupları donatıp karşımıza diken ABD, Suriye’den çekilmeyi planlamakta imiş. Giderayak “ben çekiliyorum/çekileceğim ama; benim gücümü bir anlayın” demesini Ortadoğu’nun ve dünyanın şuuraltına oynamak demezler de, ne derler?   

2 yorum: