ŞUURALTINA OYNAMAK…
Batı bunu hep yapar; hem de her fırsatta defalarca… Diğer
dünya insanlarının şuuraltına oynamayı…
1960’lı yılların meşhur filmi: SPARTAKÜS. Trakya kökenli bir
kölenin gladyatör olarak Romalılara başkaldırması… Büyük insan kitlelerini uyarıp Roma’nın
başını ağrıtması; canla başla, kanla mücadelesini sürdürmesi… Netice malum;
diplomasi her zayıfı satın aldığı gibi Roma senatörleri de zayıfları satın alıp
SPARTAKÜS’ü yaya bırakırlar… Sonunda da SPARTAKÜS kaybeder ve idam edilir…
1200’lü yıllarda buna benzer bir olay gelişir. İngilizlerin
hakimiyetini hazmedemeyen İskoçlar
W.Wallace’ın şahsında İngilizlere başkaldırırlar… Yenmedikleri ordu yakıp yıkmadıkları kale
kalmaz; önlerine gelen her yeri tarumar ederler.
Netice malum: Merkezi
yönetim devreye girer vaatler paralar satın almalar. “Cesuryürek” Wallace
diplomasi ile şehre davet edilir -uzlaşı adına- ve sonunda idamı boylar…
-İyi Mirim de bunların hakikatleri gerçek. Konuları doğru
filmler.1960 ve 1995’in en hit filmleri idi.
-Kahya Efendi konuları doğru olabilir. Günümüzde bu doğru
konulu filmlere yeni kurgular sıkıştırıp gelişmekte olan dünyanın şuuraltına
oynayıp mücadele azimlerini kırmanın yollarını arıyorlar…
Anlayın ki; bize başkaldıranlar mücadeleyi kazanır gibi
görünseler de kaybetmeye mahkumdurlar, demeye getiriyorlar…
Aslı varsa yıllarca
her türlü illegal terörist grupları donatıp karşımıza diken ABD, Suriye’den
çekilmeyi planlamakta imiş. Giderayak “ben çekiliyorum/çekileceğim ama; benim
gücümü bir anlayın” demesini Ortadoğu’nun ve dünyanın şuuraltına oynamak
demezler de, ne derler?
Gözlemlerinize hayranım hocam..
YanıtlaSilSelamlar gönderiyorum......
Abim hürmetler.
YanıtlaSil