II.MURAT VE İSRAİL ASKERLERİ… KORKU…
Bu aralar İsrail’in uygulamaları doruk yaptı desek yalan
olmaz. Adeta ayrık otu…
Ayrık otu tohumu havada uçuşur da yemyeşil bürümcük gibi bir
meraya konar… Çimenlerle merhabalaşır
nazikçe… Biraz mola verip dinlenmek istediğini söyler.
Çimenler, bu nazik
bir de kısacık teklifte beis/sakınca görmezler ve kabul ederler teklifi.
Seninki biraz dinlenip, burası hoşuna gidince iyi bir
dostluk sergileyeceğini vaat edip yerleşmek istediğini söyler… Çimenler bu nazikane teklifi de kabul ederler…
Aradan bir müddet geçer ayrık otu kök salıp dal budak tiyek
salmaya başlayınca çimenlerde sızlanma başlar ama artık iş işten geçmiştir.
Ayrık otunun yerlerini terk etmeleri istenince
ayrık otu : “Arkadaşlar istemiyorsanız yeriniz dar geliyorsa lütfen
başka yerlere siz gidiniz.”
-Mirim bu açıklama başlığa uymadı?
-Kahya Efendi bu ara sosyal medyada bir İsrail Askerinin iki
tane 4/5 yaşlarındaki iki kız çocuğuna silah doğrultması tavan yaptı…
Kızlardaki çekingenlik ve korkuyu görmek lazım.
-Mirim tabi ki; görmek yetmez, anlamak ve algılamak lazım. Ama maalesef
bizler görüp de görmezden geliriz.
-Evet. Yıl 1430’lar… Fatih Sultan Mehmet şimdiki ilkokul
çağında.Özel Hocalardan eğitim alıyor. Eeeeee şehzade ya, sanırım biraz; nazlı,
edalı, hatta şımarıkça. Üstelik tembellik edip ödevlerini yapmaz.
Molla Gürani, tavizsiz kimseye eyvallahı olmayan bir tip ve
bir ihmalini de döverek cezalandırır
Mehmet’in...Tabi dikkat çekmek ve terbiye etmek için.
Akşam olur evde sofraya oturulur küçük Mehmet’in surat asık.
II. Murat bir yoklar konuyu anlar. İşin içinde dayak var…
-Sen hiiiiç telaşe etme. Ben yarın gider o Hoca’nın haddini
bildiririm. Haydi sen yemeğini ye. Ödevlerini de yap.
Küçük Mehmet’in yüreğine su serpmiştir.
II.Murat bir yandan da Hocaya haber salar: “Ben yarın senin
sınıfına geleceğim. Çocuğu neden dövdün, diye… Sen bana sopayla bir çıkış; ben de … gerisini hallederim.
Mizansen kurgu hazırlanmıştır. Aynısını uygular Molla…
Dersten huzurdan böyle azar pezer kovulunca II.Murat oğlu Mehmet’e : Aman oğlum
bak derslerine sıkı çalış. Bu Hoca, beni de dövecekti, gördün…
İki tane o koca adam o küçük çocuğu hizaya sokmak için bu
mizanseni oynarlar…
II. Murat sonra şunu söyler Molla GÜRANİ’ye: “Bakasın Hoca,
bir daha bu çocuğu dövme. Aman korkuyu öğrenmesin. İki günden bu yiğide devleti
teslim edeceğiz. “Aman korkuyu öğrenmesin”
İsrailli zibidilerin -büyüklere ayrı küçüklere ayrı- bu
planlı programlı uygulamaları; küçüklere şimdiden korkuyu öğretip mücadele
azimlerini kırmayı amaçlıyorlar…
-Mirim demek ki mazlumun ahı daha göğe yükselmedi… Yoksa
Rabbül alemin zulme bu kadar rıza göstermezdi…
-Kahya Efendi C. Hakk İMHAL EDER. Mühlet verir… İHMAL ETMEZ.
Ama bu arada olan aciz şaşkın kullarına
oluyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder